Maid Dizi Konusu ve İncelemesi- Netflix Dizileri

Maid dizisi konusu ve analizlerine değineceğim bu yazımda.

Dünya Sağlık Örgütünün verilerine göre; dünya genelinde 736 milyon kadın en az  bir kez partneri tarafından şiddete maruz kalmış. Bu veri dünya kadın nüfusunun üçte biri; yani her üç kadından biri şiddet mağduru. Bu sadece bilinen veriler elbette. Suskun kalan duvarların ardında sıkışıp kalmış veriler kim bilir ne kadardır.  

Mor çatı şiddeti üç aşamada inceliyor;

Gerginliğin tırmanma aşaması; Sinyal aşamasıdır. Burada partner; kıskançlığın dozunu arttırmaya, çorbanın tuzu gibi küçük şeylerden kavga çıkartmaya, kadının tüm hayatını kontrol etmeye ve pskolojik şiddet uygulamaya başlar.

Şiddet aşaması: Bu aşamada artık şiddet somut bir hal almış fiziksel aşamaya gelmiştir. Burada kadın en az zararla şiddeti atlatır yada atlatamaz.

Balayı aşaması: Şiddet uygulayan partner; kadının gönlünü almaya sevimli davranmaya, bir daha bu durumun tekrarlamayacağını söylemeye ilgili davranmaya başlar. Burada kadın partnerini affeder fakat döngü tekrar başa sarar. Gerginliği tırmanma aşamasına.

Birinci ve üçüncü aşamaları yaşayan Alex’in  hikayesinin anlatıldığı Maid dizisi, tüm bu aşamaları gözler önüne korkusuzca seriyor.

maid-dizi-konusu-yorumları

Gelelim Maid Dizisinin Konusuna

Alex 25 yaşında sevgilisiyle bir karavanda yaşayan genç bir kadın. Üç yaşındaki kızı Maddy, o karavanda yaşadığı psikolojik şiddete verdiği dayanıklılığın tek sebebi. Alkol bağımlısı sevgilisi Sean ile olan ilişkileri her geçen gün dozunu arttıran bir korkuya dönerken; ekonomik bağımsızlığı ve kendine güvensizliği bu çukurdan onu çıkarmak için en büyük engeldir. Fakat bir gün kızının saçından topladığı cam kırıkları onu kendine getirir. Tüm cesaretini toplayarak çok az bir parayla kızını alıp evden kaçar. Hikayesi burada başlar genç kadının. Ne diploması nede bir deneyimi vardır. Yıllarca sevgilisinin ona verdiği az miktar parayla o karavanda hapsolmuş hayatı körelme noktasına gelmiştir. Sosyal hizmetlerin ona ayarladığı hizmetçilik işiyle hem geçimini hem de kızının masraflarını karşılarken bir yandan da hayali olan yazarlık için küçük küçük adımlar atmaya çalışır.

Dizi Beklentiyi Karşıladı mı?

Kesinlikle evet. Bir kitaptan uyarlama olan bu Maid dizisi insanların hayatlarına dokunabilecek ve etkileyebilecek bir yapım. Alex karakterinin her şeye rağmen pes etmeyişi dizinin nabzını oluşturuyordu. Oyuncu kadrosu ve başarılı senaryosu ile platformun en beğeniler dizilerinden biri oldu. Vermek istediği toplumsal mesaj ise tüm dünya olarak kanayan yaramız olan kadına şiddet. Dizi bu şiddeti birinci aşama olan psikolojik şiddet olarak veriyor. Alex karakterinin sevgilisi Sean tarafından manipüle edişini ve kontrol etmeye çalışmasını izlerken kendi hayatınızı sorguluyorsunuz. Ben bunu yaşadım mı yada ben bunu yaşıyor muyum?

Amerikan yasalarının kanıta dayalı olması ve bir kocanın haksız durumda olabilmesi için fiziksel bir şiddete başvurmuş olması gerektiğini de görüyoruz. Neyse ki bu yasa kadın sığınma evlerinde geçerli olmuyor. Alex’in kendi ayakları üzerinde durmaya çalışırken hiçbir yardım alamaması çok üzücüydü. Yıllar önce onu terk eden bir baba ve bipolar teşhisi konulmuş dengesiz bir anne ne kadar insanın yaralarını sarabilir ki. Yapayalnız kalmış bu kızın tek sığınağı kadın sığınma evi olmuştur ne yazık ki.

Maid dizisinde Alex’in psikolojik şiddete uğradığı sahneleri, bir kuyunun içerisinde yatan bir kadını göstererek hissettiriyorlar. Kendi kontrolünü kaybetmiş hiçbir umudu kalmamış hayattan. Duyuyor fakat dinlemiyor. Sean’ın onun üzerinde kurduğu baskı ve kontrol etme çabası onu kuyunun içerisinde hapsediyor ta ki kızı için oradan çıkmaya karar verene kadar.

Herkesin kendi kuyusundan çıkması dileğiyle. Bu hayat sadece o insanın kontrolünde olmalıdır bir başkalarının değil.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.